Witch's Court - Dizi Yorumu
Temmuz 30, 2019
Witch’s Court senaryoyu işlerkenki uydurukluğu ve
kocaman mantık hatalarıyla izlerken bana fenalıklar geçirtti. E neden izlemeye
devam ettin o zaman, derseniz de şöyle cevap veririm: Ma Yi Dum, Ma Yi Dum, Ma
Yi Dum! Diziyi değil ama Ma Yi Dum’u bayılarak izledim. Jung Ryeo Won işi çok
zor olmasına rağmen harika bir şekilde üstesinden gelmiş. Aşırı hırsı, benmerkezciliği
ve empati yoksunluğuyla kolaylıkla bir antikahraman olabilecekken izleyicilere
kendini sevdirmeyi başarması takdire şayan. -Spoiler alert-Spoiler alert-
![]() |
Bu ikisi çift oldu tabi ama biz göremedik.. |
Diziyi izlerken şunu düşündüm, duygusuz insanlar
hep donuk, sessiz canlandırılıyor ancak öyle olmak zorunda değiller aslında. Ma
Yi Dum bunun çok güzel bir örneği. Bunun yanında dobralığı, kendine güveni,
kamera karşısında olmaya bayılması falan diziyi gerçekten komik yapan
unsurlardan.
Adını bile unutmuşum erkek savcı ekrana çok
yakışıyordu şimdi, eğri oturup doğru konuşalım. Cidden yüzü bebek gibi, pek
güzel bir adam. Ama ben oyunculuğunu beğenmedim. Karakteri de çok öyle
oyunculuğunu döktürebileceği bir karakter değildi ama ben pek çok yerde rol
yapıyor olduğunu hissettim. Halbuki dizi dediğin alıp götürmeli seni. Ben orada
oyuncu bilmemkim’i değil savcı bilmemkim’i görmeliydim.
![]() | |
O kadar yer verilmemiş ki sadece bu adamın fotoğrafını bulabildim |
Witch’s Court’un ana çizgisi –yani kadına karşı
işlenen suçları araştıran bir savcı ekibi- hem yeni, hem ciddi hem de parmak
basılması gereken konulardan biri aslında. İzlemesi biraz zor da olsa iyi bir
seçim olduğunu düşünüyorum. Böyle göz ardı edilemeyecek yoğunlukta mantık
hataları olmasa çok başarılı bir yapım olurmuş. Özellikle hukuk dizisi olduğu
için daha çok gözüme çarptı sanırım.

Mesela son bölümlerde başkanı intihar
edecekken kurtarıp “bu kadar kolay ölemeyeceksin” demişti Ma Yi Dum. Sonra
mahkeme kararıyla idam cezası verilince bu başkan kendini kaybetti, bağırdı
çağırdı falan. E bu ne perhiz bu ne lahana turşusu? Ayrıca koskoca savcıların
tanık koruma programından bihaber olması dizinin gerçekçiliğini alıp götüren
şeylerden biriydi.
Son olarak Witch’s Court duygusal açıdan da biraz
eksikti. Erkek savcı annesinin bir kadının hayatının mahvolmasına sebep
olduğunu öğrendi ve onun şokunu, hayal kırıklığını, üzüntüsünü biz sadece
bir-iki sahnede gördük. Halbuki bunun hiç de kolay atlatılabilecek bir şey
olduğunu sanmıyorum.
Witch’s Court mutlaka izlenmeli bir dizi mi, bana
sorarsanız hayır ammavelakin orijinal ve güçlü bir karakter canlandıran yetenekli
kadın oyuncusu ve kadına yönelik suçlar hakkında farkındalık kazandırması diziyi
izlenebilir kılıyor.
0 comments